Bunlardan biri de sizin şarkınız...

‘’Somewhere over the rainbow, way up high..’’

Gökkuşağının üzerinde bir yerlerde, yüksekte

‘’And the dreams that you dreamed of, once in a lullaby’’

Düşlediğin rüyalar, bir zamanlar bir ninnide olan

‘’Somewhere over the rainbow, blue birds fly’’

Gökkuşağının üzerinde bir yerlerde, mavi kuşlar uçar

‘’And the dreams that you dreamed of, dreams really do come true’’

Düşlediğin rüyalar, birgün gerçekten gerçek olacak


Somewhere Over The Rainbow – Israel Kamakawiwo’Ole

38 yaşında hayata veda eden Israel, dünyadan öylesine bir geçerken bu sıcak dokunuşunu bırakmıştır yüreklere.. Uzun bir yolda giderken hayal kurmayı sevenler, hayallerinin birgün gerçekleşeceğinden asla şüphesi olmayan ve her gün daha fazla çaba sarf edenler, yeryüzünde her ne kadar berbat şeyler yaşandığına şahit olsa da güzel şeylerin de bir o kadar görülebilir olduğuna dair umudunu yitirmeyenler.. Bu şarkı sizin şarkınız.

‘’Hiç hiçbir şeyi bilmiyorlar, bilmek istemiyorlar.
 Hiç hiçbir şeyi görmüyorlar, görmek istemiyorlar.
 Şu cahillere bak, dünyanın sahibi onlar.
 Şu cahillere bak, dünyanın hakimi onlar.
 Onlardan değilsen eğer, sana zalim derler.
 Onlara aldırma Hayyam. Dostum.’’

Hayyam – Siya Siyabend

Bu şarkı benim için, en sessiz isyanlarımdan birini temsil ediyor. Bir çok kişi için bu duygular tanıdık olacak, biliyorum. Ne zaman bulunduğum yerde sıkışıp kaldığımı, olanları kabul edemediğimi, tahammülümün kalmadığını, umudumu yitirmeye başladığımı hissetsem bu şarkıya geliyorum. Bir Beşiktaş-Kadıköy vapurunda ilk kez duydum bu şarkıyı, o gün ”iyi ki o vapura binmişim.” dedirtti bana. İstanbul’un o en güzel yüzüne karşı, birçok şeyi kabullenişin şarkısı.. Kabullenişlerimiz isyanlarımızın bittiği anda mı başlıyor sizce?

‘’Ey kör! bu yer, bu gök, bu yıldızlar, boştur boş!
 Bırak onu bunu da gönlünü hoş tut hoş!
 Şu durmadan kurulup dağılan evrende
 Bir nefestir alacağın, o da boştur boş!’’

Fazıl Say & Serenad Bağcan – Ey Kör / Ömer Hayyam

‘Hayyam’ demişken, Ömer Hayyam’ı atlamak olmaz. Bir önceki ‘Hayyam’ en sessiz isyanlardan biri iken, bu da çok sesli olanı. Bazen, günlük yaşamımın ‘bazı’ anlarına zorunlu olarak dahil olan ‘bazı’ insanlara bağıra bağıra söylemek istiyorum bu dörtlüğü. Banka hesaplarıyla övünen, mal-mülk için nefes alan, nezaketi satın alabileceğini sanan, medeniyetten uzak olan, bir çift güzel sözü gevelemeden söyleyemeyen, sonunda ölüm yokmuş gibi yaşayan ve dünyaya hiçbir şey katmadan gidecek olanlar.. Bu şarkı bizim size isyanımız.

‘’I lay alone, awake at night’’
Yalnız uzanıyorum, gece uyanmış bir şekilde
‘’Sorrow fills my eyes’’
Hüzün gözlerimi doldurmuş
‘’But I’m not strong enough to cry’’
Ama ağlamak için yeterince güçlü değilim
‘’Despite of my disguise’’
Kendi maskeme rağmen
‘’I’m left with no shoulder’’
Desteksiz bırakıldım
‘’But everybody wants to lean on me’’
ama herkes bana dayanmak (yaslanmak) istiyor
‘’I guess I’m their soldier’’
Sanırım ben onların askeriyim
‘’But who’s gonna be mine?’’
ama benimki kim olacak?
‘’Who’s there to save the hero?’’
‘kahramanı’ kurtarmak için kim bulunacak?
‘’When she’s left all alone and she’s crying out for help’’
o yapayalnız bırakıldığında ve yardım için bağırdığında
‘’Who’s there to save the hero?’’
‘kahramanı’ kurtarmak için orada kim olacak?

Save The Hero – Beyoncé

Beyoncé’nin en güçlü fakat en bilinmeyen şarkılarından biri. Bütün şarkıları içinde favori olanım. İşte bu da arayışların şarkısı. Dayanacak bir omuz arayanlar, sorularına cevap bekleyenler, yaptıklarının karşısında bir teşekkürün çok görülmediğini görmek isteyenler.. Bu şarkı sizin şarkınız. Her seferinde günün kahramanı olmaktan yorulduğunuzda, her zaman en güçlü olanın siz olmanız gerekmediğinin farkına vardığınızda, karşılık beklemeden yaptığınız onca şeye rağmen bir söz ile dahi olsa o değeri alamadığınızı gördüğünüzde dinlemeniz gereken şarkı bu.

‘’Ashes to ashes, dust to dust’’
Küller küllere, toprak toprağa
‘’If the spell won’t kill you, your ego does’’
Eğer ecel seni öldürmezse, egon öldürür.

My Love – Kovacs

Egolarıyla yaşayan insanlar, acılarını göstermekten kaçınırlar. Başkalarının onlar için acı çektiklerini görmekten de zevk alırlar. Hayatının herhangi bir döneminde bu karanlık kalpler ile yolları kesişmiş olanlar, bu sizin intikam şarkınız. Acılarını göstermekten kaçınınca güçlü olduğunu sananların, egosunu diri tutmak adına kalp kırmaktan çekinmeyenlerin, maskeler ardında hayatını sürdürenlerin işleri sizce de çok zor değil mi? Haykıramadığınız tüm acılarınızın, kırdığınız tüm kalplerin, hatta kırılmasını büyük bir zevkle izlediğiniz kalplerin ağırlığı ile ölüme yürüyecek olan sizlersiniz.

‘’Hayaller kurarım dalarım uçsuz bucaksız
Bilir ama susarım sanırım yoktur imkansız
Ve sonra bir gece vakti bakarım uyku kaçmış elimden
Hepsi benim yüzümden..’’

Hepsi Benim Yüzümden – Mehmet Erdem

Bu şarkıyı ilk dinleyişimin sonrasında uzun bir süre tavanı izlemiştim. Başa aldım, sonra tekrar başa aldım, sonra tekrar başa.. Üzüntüleri, mutlulukları, kırgınlıkları, iyileşmeleri, affedişleri, kaybedişleri.. Hepsi benim yüzümden olabilecek herşeyi düşündüm. Soru sorarsınız, cevap alamazsınız. İsyan edersiniz, değişen bir şey olmaz. Affettikçe daha çok kırılırsınız. Sustukça daha çok yara alırsınız. Sonra bir gün bir şeyi fark edersiniz. Sormamakta, affetmemekte, susmamakta, isyan etmek yerine gitmekte sizin elinizdedir. Kendinizi sorgulamaktan çekinmeyin, işte o zaman gerçekten iyileşmeye başlayacaksınız. Kendini çoğu zaman geri plana atanlar.. Er ya da geç bu sizin şarkınız.

‘’Now everybody asks me why I’m smiling out from ear to ear’’
Şimdi herkes neden ağzımın kulaklarına vardığını soruyor
‘’Baby it’s you’’
Bebeğim bu sensin
‘’You’re the one that gives your all’’
Her şeyini veren sensin
‘’You’re the one I can always call’’
Her zaman arayabileceğim sensin
‘’When I need you make everything stop’’
İhtiyacım olduğunda, her şeyi durdurursun
‘’Finally you put my love on top’’
Sonunda aşkımı zirveye taşıdın.

Love On Top – Beyoncé

İsyanlar, arayışlar, kabullenişler bittiğinde iyileşme başlar. İyileşme bittiğinde ise yeniden doğuş. Bazı insanlar hayatınıza size en önemli şeyleri öğretmek için girerler. Size ‘’Aslında hiç de öyle değilmiş.’’ dedirtmeye gelirler. Bazen çok iyi bir dost, bazen çok tutkulu bir aşk olarak.. Bazen her ikisi de.. Yanlışları doğruya çevirenler, iyi ki varsınız. Bu şarkıyı sizin için söylüyoruz.

‘’It’s a new dawn’’
Bu yeni bir şafak.
‘’It’s a new day’’
Bu yeni bir gün.
‘’It’s a new life’’
Bu yeni bir hayat.
‘’For me’’
Benim için.
‘’And I’m feeling good’’
ve iyi hissediyorum.

Feeling Good – Nina Simone

Kapanışı, bir klasikle yapıyoruz. Her yeni günün, onlarca yeni seçenek getirdiğini bilmek gerek. Her yeni günde, yeni bir hayata başlamak mümkün. Hayatınızda bir şeylerin değişmesi gerekiyorsa, bunun yarın olmasını engelleyen şey nedir? Asla vazgeçmeyenler, iyi ya da kötü hissetmesi sadece kendine bağlı olanlar, hayallerini ve umutlarını itici gücü haline getirenler, mutluluğa giden yolda en güçlü benliklerini yaratanlar, kötü hissettirmek için değil iyi hissettirmek için emek harcayanlar.. Bu sizin şarkınız.

Yaşadığım duyguları, bazı şarkılar ile beynime kodlamayı çok seviyorum. Bu hem o duyguları unutulmaz hem de hatırlanmak istediğinde tekrar hissedilebilir kılıyor bence. Zaman zaman böyle listeler yapmaya devam edeceğim. Keyifli dinlemeler ve okumalar.



YORUM YAPILMAMIŞ

YORUMUNUZU GÖNDERİN